başkalaşmak

başkalaşmak
1) станови́ться други́м, меня́ться
2) перен. огорча́ться
3) меня́ться в ху́дшую сто́рону

Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Смотреть что такое "başkalaşmak" в других словарях:

  • başkalaşmak — nsz 1) Başka bir varlığa, niteliğe dönüşmek, değişmek, farklılık kazanmak Adamın kimliği bile bir başkalaşıyor denize adım atıldı mı. Z. Selimoğlu 2) Biçim değiştirmek, istihale etmek Artık giyim kuşam, kılık kıyafet de başkalaşmıştı. T. Buğra 3) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TEBEDDÜL — Başkalaşmak. Değişmek. * Yeni hey ete, başka kıyâfete girmek. (Bak: Hudus …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • acayipleşmek — nsz Başkalaşmak, yadırganacak bir duruma gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • başkalaşma — is. 1) Başkalaşmak işi 2) biy. Embriyo evresinden ergin olana değin bir hayvanın geçirdiği biçim ve yapı değişimleri, istihale, metamorfoz Böcekler, yaşantılarını tamamlayıncaya kadar türlü başkalaşmalar geçirirler. Birleşik Sözler tüm başkalaşma …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tuhaflaşmak — nsz 1) Tuhaf olmak, tuhaf duruma gelmek 2) Şaşırmak Cilalı parkelere serili yol halıları üzerinde yürürken tuhaflaştı. R. H. Karay 3) Başkalaşmak, huyu değişmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • istihale etmek — 1) biçim değiştirmek 2) başkalaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fark etmek — 1) görmek, seçmek Boğaz ın sisle kaplı olduğunu ancak ön güvertede bir yer bulup oturunca fark etmişti. A. İlhan 2) anlamak, sezmek Öç almanın fırsatını yakalamış gibi konuştuğunu fark etti. T. Buğra 3) değişmek, başkalaşmak 4) ayırt etmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tegayyür — (A.) [ ﺮﻴﻐﺕ ] değişme, başkalaşma. ♦ tegayyür etmek değişmek, başkalaşmak. ♦ tegazzî etmek beslenmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • TAGAYYÜR — Değişmek. Başkalaşmak. * Bozulmak. Renk değiştirmek. * Kokmak.(Tagayyür ve tebeddül; hudûsten ve tekemmül etmek için tazelenmekten ve ihtiyaçtan ve maddilikten ve imkândan ileri geliyor. Zât ı Akdes ise; hem kadîm, hem her cihetçe kemal i… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İSTİHALE — Bir şeyin terkib ve asıl şeklinin başka hâle değişmesi. Başkalaşmak. * Mümkün olmayış, imkânsızlık …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»